Mahmut Durman
Köşe Yazarı
Mahmut Durman
 

Yalanların Sonu Gelmez, Doğrusu Ne Demedikçe

24 Haziran seçimleri Türkiye için karanlık geçmişin, faili meçhul olayların, işkence ve zulümlerin, darbelerin ve darbe teşebbüslerinin, kendi insanının kültürü nedeniyle hor görülüşünün ve daha nice olaylar yığınları altından silkelenip yeniden şahlanışının ilk adımı.   Bu sebeple Türkiye 25 Haziran’a kendi bütün öz değerleriyle barışık bir sisteme merhaba diyecek.   Türkün Türkten başka dostu yok diye bizi ötekileştiren, konuştuğumuz dilden sahip olduğumuz değerlere kadar bizleri yargılayan, giydiğimiz kıyafetten yediğimiz yemeğimize kadar hor görenleri tarih kitaplarına gömecek bir güne merhaba diyeceğiz.   Bununla birlikte vaatleri sadece “yıkmak” olan adayların yine yeniden bozguna uğrayacağı bir güne merhaba diyeceğiz.   Ülkemiz coğrafyasında insanlık tarihinin ilk demlerinden bu yana “Haç ile Hilal’in” Savaşı yaşanıyor.   Bugün maalesef ki sorgulamayan düşünmeyen gördüğünü idrak edemeyen birey azımsanmayacak düzeyde.  Sosyal Medyaya mahkûm yetişen bu nesil ne yazık ki sorgulamak için uyuşuk davranmakta iki parmak hareketiyle dünyayı fethedebildiğini sanmaktadır. Zira bulunduğu yerden okyanus ötesi olayları kendisine altın tepsiyle sunulduğuna inanmakta ama gördüğünün yanıltmacadan ibaret olduğu idrakine asla varamamaktadır.   Tıpkı Gezi olaylarında ve Şer güçlerin’nin eliyle 6-7 Ekim olaylarında olduğu gibi okyanus ötesinden kendisine altın tepsiyle sunulana araştırma gereği bile duymadan kukla mantığıyla hareket edildiğini gördük. Zira insanımızın aklıyla alay edercesine yine medyanın parlattığı ve insanımızın önüne sunduğu bireyin “Arkadaş mesele ağaç değil sen hala anlamadın mı?” diyen daha sonra başka ülkeye kaçanları da gördük.  “Zulüm 1453’te başladı” diye duvara yazılan yazıya binaen meselenin hiçte görüldüğü gibi sadece hükümeti kazanmak olmadığını da gördük.   Mamafih İmam Şafii'ye sordular: Fitne zamanı hakkı tutanı nasıl anlarız? Dedi ki: Düşman okunu takip edin, o sizi Hak ehline götürür.   Sevgili gençler binaenaleyh kitabımız Kur’an-ı Kerim “OKU” emri ile başlar. Gördüğünüz gibi okyanus ötesi oyunlara kanışlar okumamaktan geçmekte. Ehli sünneti kendisine rehber edinmiş kardeşlerimizin okyanus ötesi Haçlı zihniyetini bize dayatanlara yapılan bu savaşta onların oyununa gelmesi ve ekmeklerine yağ sürmesi peygamberin duasını alan FATİH SULTAN MEHMET’in emanetine ihanettir zira.   Bu sebeple Cumhurbaşkanlığı Sistemi çarklarının rahat işlemesi, okyanus ötesi oynanan oyunların ülkemiz üzerinde sekteye uğraması için milletvekili seçimi de önemli ve ciddiyet atfediyor.   Yalana itibar etmemek, her daim doğruyu araştırmak hakikatin idrakine varmak ilanihaye mühimdir. ***   Partilerin Milletvekili listelerini açıklar açıklamaz başlayan karalama kampanyaları, Şanlıurfa özelinde sadece iktidar partisinin listesinin eleştirilmesi diğer partilerin listelerine eleştirilerin a sının bile geçmemesi kurgulanmak istenen tezgâhın açıklığını ifşa etmekte.   Farzı misal bir partinin Listesinin başına iki dönemdir “Diyarbakırlı” birilerini koyması iktidar partisinin listesinin eleştirildiği kadar gündeme bile getirilmemesi abesle iştigal bir durum olsa gerek.   Her seçimde milleti kurguladıkları senaryolarla oyna getirmek, kafasını yerel oyunlarla bulandırmak isteyenlerin unutmaması gereken en önemli şey Şanlıurfa halkının oyuncu olmadığı idrakine varmaları gerek. Zira Şanlıurfalı her seçim yapılan hizmete oy vermiş İbrahim peygambere su taşıyan karınca misali her daim safını belli edegelmiştir.
Ekleme Tarihi: 19 Haziran 2018 - Salı

Yalanların Sonu Gelmez, Doğrusu Ne Demedikçe

24 Haziran seçimleri Türkiye için karanlık geçmişin, faili meçhul olayların, işkence ve zulümlerin, darbelerin ve darbe teşebbüslerinin, kendi insanının kültürü nedeniyle hor görülüşünün ve daha nice olaylar yığınları altından silkelenip yeniden şahlanışının ilk adımı.

 

Bu sebeple Türkiye 25 Haziran’a kendi bütün öz değerleriyle barışık bir sisteme merhaba diyecek.

 

Türkün Türkten başka dostu yok diye bizi ötekileştiren, konuştuğumuz dilden sahip olduğumuz değerlere kadar bizleri yargılayan, giydiğimiz kıyafetten yediğimiz yemeğimize kadar hor görenleri tarih kitaplarına gömecek bir güne merhaba diyeceğiz.

 

Bununla birlikte vaatleri sadece “yıkmak” olan adayların yine yeniden bozguna uğrayacağı bir güne merhaba diyeceğiz.

 

Ülkemiz coğrafyasında insanlık tarihinin ilk demlerinden bu yana “Haç ile Hilal’in” Savaşı yaşanıyor.

 

Bugün maalesef ki sorgulamayan düşünmeyen gördüğünü idrak edemeyen birey azımsanmayacak düzeyde.  Sosyal Medyaya mahkûm yetişen bu nesil ne yazık ki sorgulamak için uyuşuk davranmakta iki parmak hareketiyle dünyayı fethedebildiğini sanmaktadır. Zira bulunduğu yerden okyanus ötesi olayları kendisine altın tepsiyle sunulduğuna inanmakta ama gördüğünün yanıltmacadan ibaret olduğu idrakine asla varamamaktadır.

 

Tıpkı Gezi olaylarında ve Şer güçlerin’nin eliyle 6-7 Ekim olaylarında olduğu gibi okyanus ötesinden kendisine altın tepsiyle sunulana araştırma gereği bile duymadan kukla mantığıyla hareket edildiğini gördük. Zira insanımızın aklıyla alay edercesine yine medyanın parlattığı ve insanımızın önüne sunduğu bireyin “Arkadaş mesele ağaç değil sen hala anlamadın mı?” diyen daha sonra başka ülkeye kaçanları da gördük.  “Zulüm 1453’te başladı” diye duvara yazılan yazıya binaen meselenin hiçte görüldüğü gibi sadece hükümeti kazanmak olmadığını da gördük.

 

Mamafih İmam Şafii'ye sordular: Fitne zamanı hakkı tutanı nasıl anlarız? Dedi ki: Düşman okunu takip edin, o sizi Hak ehline götürür.

 

Sevgili gençler binaenaleyh kitabımız Kur’an-ı Kerim “OKU” emri ile başlar. Gördüğünüz gibi okyanus ötesi oyunlara kanışlar okumamaktan geçmekte. Ehli sünneti kendisine rehber edinmiş kardeşlerimizin okyanus ötesi Haçlı zihniyetini bize dayatanlara yapılan bu savaşta onların oyununa gelmesi ve ekmeklerine yağ sürmesi peygamberin duasını alan FATİH SULTAN MEHMET’in emanetine ihanettir zira.

 

Bu sebeple Cumhurbaşkanlığı Sistemi çarklarının rahat işlemesi, okyanus ötesi oynanan oyunların ülkemiz üzerinde sekteye uğraması için milletvekili seçimi de önemli ve ciddiyet atfediyor.

 

Yalana itibar etmemek, her daim doğruyu araştırmak hakikatin idrakine varmak ilanihaye mühimdir.

***

 

Partilerin Milletvekili listelerini açıklar açıklamaz başlayan karalama kampanyaları, Şanlıurfa özelinde sadece iktidar partisinin listesinin eleştirilmesi diğer partilerin listelerine eleştirilerin a sının bile geçmemesi kurgulanmak istenen tezgâhın açıklığını ifşa etmekte.

 

Farzı misal bir partinin Listesinin başına iki dönemdir “Diyarbakırlı” birilerini koyması iktidar partisinin listesinin eleştirildiği kadar gündeme bile getirilmemesi abesle iştigal bir durum olsa gerek.

 

Her seçimde milleti kurguladıkları senaryolarla oyna getirmek, kafasını yerel oyunlarla bulandırmak isteyenlerin unutmaması gereken en önemli şey Şanlıurfa halkının oyuncu olmadığı idrakine varmaları gerek. Zira Şanlıurfalı her seçim yapılan hizmete oy vermiş İbrahim peygambere su taşıyan karınca misali her daim safını belli edegelmiştir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve medyasiverek.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.