Gülpınar Chp İdlip Önersi İçin Ak Parti Gurubu Adına Söz Aldı

SİYASET 12.02.2020 - 12:19, Güncelleme: 22.09.2021 - 17:57
 

Gülpınar Chp İdlip Önersi İçin Ak Parti Gurubu Adına Söz Aldı

T.B.M.M Avrupa Birliği Uyum Komisyon Başkanı Şanlıurfa Milletvekilli Kasım Gülpınar CHP gurup önerisi üzerine Ak Parti gurubu adına söz aldı.
T.B.M.M  Avrupa Birliği Uyum Komisyon Başkanı Şanlıurfa Milletvekilli Kasım Gülpınar CHP gurup önerisi üzerine Ak Parti gurubu adına söz aldı.    Milletvekili Gülpınar'ın konuşmasının tam metni;   AK PARTİ GRUBU ADINA KASIM GÜLPINAR (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisi üzerinde söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Öncelikle, şehit olan askerlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.   Malumunuz olduğu üzere, İdlib, Eylül 2017'de yapılan 6'ncı Astana Toplantısı'nda "Gerginliği Azaltma Bölgesi" olarak ilan edilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi sınırlarında 12 Ekim 2017 tarihinde başlayan konuşlanma faaliyetleri 16 Mayıs 2018 tarihinde 12'nci gözlem noktasının tesisiyle tamamlanmıştır. Gözlemci kuvvetlerin asli görevi rejim ve muhalefet arasında çatışma yaşanmasını engellemek ve olabilecek ateşkes ihlallerini izlemek olarak tanımlanmıştır. Diğer, gerginliği azaltma bölgelerinden yapılan zorunlu tahliye operasyonları sonucu yerlerinden edilenlerin büyük bir bölümü İdlib'e sığınmıştır. Bu durum, hâlihazırda 3,5 milyonluk nüfusa sahip olan İdlib'den ülkemize yönelik göç riskini doğurmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanının 17 Eylül 2018 tarihinde Soçi'de bir araya gelerek İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nin durumunu görüşmüş, neticede iki ülke arasında İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki durumun istikrarlaştırılmasına ilişkin muhtıra imzalanmıştır. Anılan muhtıraya taraf olmamakla birlikte, Astana platformundaki üçüncü garantör olan İran da muhtıraya desteğini açıklamıştır. Rusya'yla, muhtıra kapsamında varılan anlayış doğrultusunda, silahtan arındırılmış bölgenin dış sınırlarında her iki ülkenin koordineli devriye faaliyetleri icra etmesi hususunda mutabık kalınmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, Ruslarla koordine edilen, bağımsız devriye faaliyetlerine 8 Mart 2019'da başlamıştır. Ayrıca, İdlib ile Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı Harekâtları alanları arasında kalan Tel Rıfat bölgesinde ateşkesi sağlamak, istikrarı temin etmek ve bu bölgeden Silahlı Kuvvetler unsurlarını hedef alan saldırıları önlemek maksadıyla anılan bölgede de Rusya'yla bağımsız, koordineli devriye faaliyetleri 26 Mart 2019'da başlatılmıştır.   Rejim güçleri Rusya'nın da desteğiyle, terörizmle mücadele bahanesiyle hastaneler ve okullar dâhil olmak üzere çok sayıda sivil yerleşim yerini ve sivil altyapıyı kasten hedef almıştır. Bu saldırılarda binlerce kişi hayatını kaybetmiş, yüzlerce kişi de yerlerinden edilmiştir, yüz binlerce insan ülkemiz sınırına göç etmek durumunda kalmıştır. Saldırılarda bölgedeki gözlem noktalarımız ve askerî konvoylarımız da rejim güçlerince hedef alınmış, maalesef, askerlerimiz şehit olmuş ve yaralanmıştır. Gözlem noktamızın güvenliğini sağlamak, buraya giden ikmal yollarını açık tutmak ve bölgedeki gerginliği azaltarak ülkemizi göç baskısından korumak maksadıyla her türlü tedbir alınmaktadır. Gözlem noktalarımız görevini sürdürmektedir. Güvenlik kuvvetlerimize karşı yapılan saldırıların kabul edilmesi mümkün değil, saldırılara en sert şekilde mukabele edilmektedir ve bundan sonra da edilmeye devam edilecektir.   MEHMET KASIM GÜLPINAR  - Astana ruhuna aykırı şekilde askerlerimize ve gözlem noktalarımıza yönelik bu saldırıların derhâl durdurulması gerekmektedir. Anlaşmanın garantörlerinden olan Rusya Federasyonu'nun üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekmektedir. Hepinizin bildiği gibi, bu konuda görüşmeler devam etmektedir ve eminim ki bu görüşmeler neticesinde, muhalefetin talebi doğrultusunda, Hükûmet kanadından bir bilgilendirme olacaktır. Bu konuda biraz aceleci olmamak lazım kanaatindeyim. Türkiye'nin nihai amacı, Suriye'de akan kanın durması, insani krizlerin engellenmesi ve siyasi sürecin işletilmesidir. Türkiye, siyasi süreci baltalamaya yönelik saldırılar karşısında her türlü tedbiri uygulamaya kararlıdır. Bu vesileyle Cumhuriyet Halk Partisi Grubu önerisinin aleyhinde olduğumuzu belirtir, Genel Kurulu tekrar saygıyla selamlarım. diyerek sözlerini tamamladı.
T.B.M.M Avrupa Birliği Uyum Komisyon Başkanı Şanlıurfa Milletvekilli Kasım Gülpınar CHP gurup önerisi üzerine Ak Parti gurubu adına söz aldı.

T.B.M.M  Avrupa Birliği Uyum Komisyon Başkanı Şanlıurfa Milletvekilli Kasım Gülpınar CHP gurup önerisi üzerine Ak Parti gurubu adına söz aldı. 

 

Milletvekili Gülpınar'ın konuşmasının tam metni;

 

AK PARTİ GRUBU ADINA KASIM GÜLPINAR (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisi üzerinde söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, şehit olan askerlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.

 

Malumunuz olduğu üzere, İdlib, Eylül 2017'de yapılan 6'ncı Astana Toplantısı'nda "Gerginliği Azaltma Bölgesi" olarak ilan edilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi sınırlarında 12 Ekim 2017 tarihinde başlayan konuşlanma faaliyetleri 16 Mayıs 2018 tarihinde 12'nci gözlem noktasının tesisiyle tamamlanmıştır. Gözlemci kuvvetlerin asli görevi rejim ve muhalefet arasında çatışma yaşanmasını engellemek ve olabilecek ateşkes ihlallerini izlemek olarak tanımlanmıştır. Diğer, gerginliği azaltma bölgelerinden yapılan zorunlu tahliye operasyonları sonucu yerlerinden edilenlerin büyük bir bölümü İdlib'e sığınmıştır. Bu durum, hâlihazırda 3,5 milyonluk nüfusa sahip olan İdlib'den ülkemize yönelik göç riskini doğurmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanının 17 Eylül 2018 tarihinde Soçi'de bir araya gelerek İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nin durumunu görüşmüş, neticede iki ülke arasında İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki durumun istikrarlaştırılmasına ilişkin muhtıra imzalanmıştır. Anılan muhtıraya taraf olmamakla birlikte, Astana platformundaki üçüncü garantör olan İran da muhtıraya desteğini açıklamıştır. Rusya'yla, muhtıra kapsamında varılan anlayış doğrultusunda, silahtan arındırılmış bölgenin dış sınırlarında her iki ülkenin koordineli devriye faaliyetleri icra etmesi hususunda mutabık kalınmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, Ruslarla koordine edilen, bağımsız devriye faaliyetlerine 8 Mart 2019'da başlamıştır. Ayrıca, İdlib ile Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı Harekâtları alanları arasında kalan Tel Rıfat bölgesinde ateşkesi sağlamak, istikrarı temin etmek ve bu bölgeden Silahlı Kuvvetler unsurlarını hedef alan saldırıları önlemek maksadıyla anılan bölgede de Rusya'yla bağımsız, koordineli devriye faaliyetleri 26 Mart 2019'da başlatılmıştır.

 

Rejim güçleri Rusya'nın da desteğiyle, terörizmle mücadele bahanesiyle hastaneler ve okullar dâhil olmak üzere çok sayıda sivil yerleşim yerini ve sivil altyapıyı kasten hedef almıştır. Bu saldırılarda binlerce kişi hayatını kaybetmiş, yüzlerce kişi de yerlerinden edilmiştir, yüz binlerce insan ülkemiz sınırına göç etmek durumunda kalmıştır. Saldırılarda bölgedeki gözlem noktalarımız ve askerî konvoylarımız da rejim güçlerince hedef alınmış, maalesef, askerlerimiz şehit olmuş ve yaralanmıştır. Gözlem noktamızın güvenliğini sağlamak, buraya giden ikmal yollarını açık tutmak ve bölgedeki gerginliği azaltarak ülkemizi göç baskısından korumak maksadıyla her türlü tedbir alınmaktadır. Gözlem noktalarımız görevini sürdürmektedir. Güvenlik kuvvetlerimize karşı yapılan saldırıların kabul edilmesi mümkün değil, saldırılara en sert şekilde mukabele edilmektedir ve bundan sonra da edilmeye devam edilecektir.

 

MEHMET KASIM GÜLPINAR  - Astana ruhuna aykırı şekilde askerlerimize ve gözlem noktalarımıza yönelik bu saldırıların derhâl durdurulması gerekmektedir. Anlaşmanın garantörlerinden olan Rusya Federasyonu'nun üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekmektedir. Hepinizin bildiği gibi, bu konuda görüşmeler devam etmektedir ve eminim ki bu görüşmeler neticesinde, muhalefetin talebi doğrultusunda, Hükûmet kanadından bir bilgilendirme olacaktır. Bu konuda biraz aceleci olmamak lazım kanaatindeyim.

Türkiye'nin nihai amacı, Suriye'de akan kanın durması, insani krizlerin engellenmesi ve siyasi sürecin işletilmesidir. Türkiye, siyasi süreci baltalamaya yönelik saldırılar karşısında her türlü tedbiri uygulamaya kararlıdır.

Bu vesileyle Cumhuriyet Halk Partisi Grubu önerisinin aleyhinde olduğumuzu belirtir, Genel Kurulu tekrar saygıyla selamlarım. diyerek sözlerini tamamladı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve medyasiverek.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.